Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan Sert Sivil Dikta Açıklaması...Başbakan Recep Tayyip Erdoğan "Uluslararası Demokrasi Sempozyumu"nda önemli açıklamalar yaptı: Hemen erken seçim diye bağırıyorlar. Ne zamansa tarih o zaman olacak. Boşuna böyle bir özlemin içine girmeyin. Türkiye'de güçlü bir siyaset var.
radeyi kullanma noktasında, olumsuz yaklaşan zihniyetler bu ülkede görev yaptılar. Bu ülkede muhalefet görevi üstlendiler.
- Hani kuvvetler ayrılığı prensibi vardı. Hani yürütme vardı, hani yargı vardı?
- 367 garabetinin mucitleri çıkıyor, akla ziyan iddialarla, reformların önünü kesmek için yeniden sahne alıyor.
- Bu meclis uzaydan mı geldi, uzaylılardan mı oluştu. Bu millete göbeğini kaşıyan adam diyeceksin, bidon kafalı diyeceksin, milletin seçimini aşağılayacaksın, ondan sonra kalkop milletin iktidarını sivil diktayla suçlayacaksın.
- Bu ne perhiz ne lahana turşusu.
- Gerekirse partim kaybetsin diyorum, bunlar kalkıyorlar, eski tek partili baskıcı dönemin hayalini kuruyorlar. O günler eskide kaldı, o günlere dönüş asla olmayacak.
- Bu tartışmalar ibretlik tartışmalardır. Arşivden çıkarttım. Merhum Adnan Menderes'i idama götüren, 40 yıl önceki manşetlerle, bugün atılan manşetler arasında fark bulamazsınız. Özal'a yapılan iftiralar, hakkında yazılan yazılar, ki bazıları hala köşelerinde yazıyorlar. Bugünküler arasında fark bulamazsınız. 40 yıl önceki, 15-20 yıl önceki iftiralar senaryolarla bugünkülerin nasıl paralellik arz ettiğini şaşırarak izliyorsunuz, izliyoruz.
- Çok partili demokratik hayatımız, merhum Menderes'e çok şeyler borçlu. Bize tek parti diktatörlüğüne Türkiye gidiyor iftirasını atanlar önce aynaya bir baksınlar. Bu ülke tek parti diktatörlüğünü yaşadı, kiminle yaşadı CHP'yle yaşadı ve o diktatörlük döneminde CHP'nin il başkanları, aynı zamanlarda o ilin valisiydi, belediye başkanıydı. Şimdi hangi yüzle kalkıpta, onların o düşünce grupları bunu söyleyebiliyor. Ayıp oluyor ayıp, kendinize çeki düzen verin.
- Menderes'ten kırıldı. Yani şimdi Menderes bu noktada, milletin teveccühüne mazhar olduysa ona iftiraya yeltenemezsiniz ki. Onun için siyaset hayatımız demokrasi noktasında Menderes'e çok şeyler borçlu, ekonomik hayatımız Özal'a çok şeyler borçlu. Ak Parti iktidarıyla da AB konusunda, Türkiye demokrasisini geçmişle kıyaslanmayacak düzeyde yükseltti. Sessiz devrimlerle siyasi kurum güçlendi. Bu üç dönemde Türkiye'nin demokrasi tarihin not düşen önemli bir aşama yaşandı.
- Bize karşı vicdansız saldırıyı yürütüyorlar. Kitlelere korku empoze ediliyor. Tedirginlik verilmek isteniyor. Bunlar gelirse laiklik elden gidecek. Bizim yaşam şeklimiz değişecek.
- Bunu 4.5 yıl İstanbul'a belediye başkanıyken de aynı şeyleri aynı iftiraları söylediler.
- Şimdi bunlar gelecek, İstanbul'da otobüste ayrılacak, kadınlar erkekler ayrı bölümlere oturtulacak. İftira kampanyası. Hatta bunlar trenden, afedersiniz başı açık olanları atacaklar. Bunları dediler.
- Yahu 7 yıl oldu, neyin değişti? Yaşamında ne değişti? Ekonomik olarak yaşam koşulların daha iyiye gitti. Ülke şantiye haline geldi. Türkiye'nin ekonomisi 1. sırada. Avrupa'da . sırada. Bütün bunları gör. Devletin borçlanma faizi yüzde 63'ken 7'ye kadar indi. Bankalar fonlara devredilmedi mi? Ama şimdi böyle bir şey yok. Niye? Çünkü biz demokrasi ve ekonomiyi at başı götürdük.
- Hangi meseleyi el atsanız önünüze korku tüccarları çıkıyor. Bu ülkede bazı etnik grupların sorunu var mı var. Herkesin ortak fikri. Ama hadi çözelim dediğiniz zaman engelle karşılaşıyorsunuz.
- Bu ülkede Anayasa sorunu var mı? Evet var burada da hem fikiriz. Herkes hem fikir. Anayasa'nın belli bölümünden şikayetçi. Türkiye'ye yakışan anayasa'yı yapalım diyorsunuz. Hayır biz yanaşmayız, yanaştırmayız diyorlar.
- Çünkü bir 367 deneyimi, 411 deneyimi yaşandı. Onun için çekiniyorlar. Bu ülkede yasama organının yetkisine müdahalenin olduğunu görüyor halk, bu sıkıntı veriyor.
Detaylar... http://www.haber7.com/haber/20100125/Erdoganin-sert-ve-acik-sivil-dikta-yaniti.php
Kapat